Ana içeriğe atla

bir hal var bende

*içimdeki kahramanı arıyorum

*

 isimsiz bir sokakta kim olduğumu bilmeden yürürken buluyorum kendimi. adım yok, yüzüm bir karartıdan ibaret. sesim bir şarkının melodisini hatırlatıyor bana. adımlarım yeni yürümeye başlayan bir bebeğin adımları adeta. birini görüyorum, kayboluyor. koşacağım, ayaklarımdan başlayan bir sızı sarıyor bedenimi. yokluk hiç bu kadar anlamlı olmamıştı. yolunu kaybetmiş biriydim belkide, belkide yolunu arayan biri.
farklı şeyler.

topladığım tüm gücümle adım atıyorum. sonra bir adım daha, bir adım, sonra yine.. olacak, yürümeye başlıyorum. yürüdüğüm yolda ayak izleri görüyorum. buradan birileri geçmiş. demek aynı yolları yürüyenler, aynı yolları arayanlar olmuş. ayak izleri ayrılıyor, demek kimi aradığını bulmuş kimi kaybolmuş. 
fakat hiç ayak basılmamış bir yol seçiyorum.  
Farklı değilim, ama sizin gibi de olmayacağım.
yoluma çıkan ilk engelde düşüyorum. ellerimle dizimi tuttuğumda elime kan geliyor. tuttuğum yer kan oluyor. 
karanlık, ama görüyorum.
zihnimde karmaşık bir harita, yolun sonunu kestiremiyorum.uzakta birkaç insan beliriyor, aniden etrafım kalabalıklaşmaya başlıyor. anlam veremediğim bir hengamenin içinde buluyorum kendimi. tek isteğim buradan uzaklaşmak. 
 bir hayal kahramanı değilim yahut düşler ülkesinde yaşamıyorum.  korkularında yaşayan,  kendini kahraman sanan biriyim belki de.  Farklı değilim, ama sizin gibi de olmayacağım.


kalbim kahraman olacak kadar güçlü mü bilmiyorum ama belki bir gün bende hatalarıma savaş açabilir, korkularımla yüzleşebilirim. belki artık yüzüm bir karartıdan ibaret olmaz ya da belki sesim farklı bir şarkının melodisini hatırlatır. adımlarımı daha sert atarım bu arnavut kaldırımlara. belki bir gün rüzgar farklı yönden eser de her şey daha farklı olur. 
 hani olur da bir gün .. belki.





*




*içimdeki kahramanı özlüyorum. neredesin?








''her zaman bir umut vardır, hayatta kalın, hayatla kalın''


Yorumlar

  1. 'Yolunu kaybetmiş biriydim belkide, belkide yolunu arayan biri.
    farklı şeyler' çok güzel bir söz.
    Diğer yazılarınızdaki betimlemelerinizede hayran kaldım kaleminize gönlünüze sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim düşünceleriniz için :)

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

bitsin bu delilik

Sizde kendinize gülüyor musunuz?   Ben çok gülerim mesela hemde en çok kendime gülerim. Ama şimdilerde bir kalbim olduğunu unutup hunharca savurduğum duygularımı toplamaya çalışıyorum.  'Sen neleri atlatamadın bunu mu atlatacaksın be Ayşenur' mottosuyla çıktığım şu yola sendeleyerek atıyorum adımlarımı. Düşündüğüm yanlarım ağrıyor. İçimde avaz avaz bağıran sesleri kısmaya çalıştıkça hoparlörün bozuk düğmesi sesi daha da yükseltiyor. Böyle şey olsa mesela istemediğimiz şeyleri bir kerede kafamızdan atabilsek. Olmuyor mu? Hiç mi? Peki. Bir kağıt bile en fazla 8 kez katlanabilirken nasıl olurda kendime katlanıyorum diye düşünmüyor değilim bazen. İçimde sevgi adına biriktirdiğim ne varsa  nefrete dönüştüğünü hissedebiliyorum. İnandığım şeyler üzerine inancımı yitiriyorum. K afamda kurduğum ütopyamda gerçeklik yıkıyor algımı.  Aklıma geldikçe beynimi söküp atmak istediğim düşüncelere kapılıyorum çoğu zaman. Kendime ne çok haksızlık ediyorum bir bilseniz. Herkese karşı olan me

mevsim sonu

kendi değişikliğime ayak uyduramayan bir insanım. kendimi anlamayı beklemiyorum - şu ana kadar olmadı bundan sonrasını da beklemiyorum- ama biraz kendimle anlaşmayı isterdim. insanın her günü bir olmuyor, yahut her mevsiminde güneş açmıyor. mesela ben kasvetli havalar yaşarken güneşin açacağına inandıramıyorum kendimi.  şimdi geriye dönüp ilk günüme bakınca bu mevsimin böyle biteceğini hiç düşünememiştim diyorum. her mevsime alışıp sonuna gelemiyorum. eskiler benim için güzel anılar olarak kalıyor o anların bitmesini hiç istemesemde. güzel insanlar biriktiriyorum, ön yargılarım eriyerek ayaklarımın altında kalıyor. içime sığdıramıyorum tanıdığım  insanları. yaptıkları her iyilik unutulmaz bir borç olarak kalıyor üzerime. bu mevsimde yerler buz tutsa da ayakta kalmayı başarıyorum. her düştüğümde yanımda hep sevdiklerim oluyor. her mevsim ağladığım günler oluyor bazen, güneşi her gördüğümde yorganı kafama kadar çekip sanki hiç yokmuşum gibi davranmak istiyorum kendime. kendi kendimin

gelecekteki kendime

zaman her şeyi yaşlandırıyor, değiştiriyor, güzelleştiriyor. e tabi sende epey değişmişsin, çok büyümüşsün. gözlerin, yanakların, dudakların ne çok şey anlatıyor. yıllar sana ne çok şey katmış. ne çok şey öğrenmişsin zamandan. okulunu bitirmişsin. demek hayatında stres yapacağın bir şeyi azalttın. ama şuan anlıyorsun ki aslında hayatındaki en ufak bir pürüz bile değil bu okul. hayat denen bu uzun yolda bir tümsek bile olamayacak kadar küçük. şuan bu yaşında üzüldüğün şeylere bakıyorsun da ne çok değmeyecek şeylere üzülmüşsün. şuan ne olduğunu bile hatırlamadığın şeyler için saatlerce ağlamışsın. bakıyorumda kendime ne çok yazık etmişsin. mükemmeliyetçiliğinin vermiş olduğu huysuzluk peşini hala bırakmamış. hala çok çalışıyorsun. hep en iyisi olmak zorundasın değil mi? hayır, değilsin. ama hala kendini inandıramamışsın. yerlere göklere sığmayan hayallerin ne alemde? kendini bile inandıramadığın, kurmaya bile korktuğun hayallerin. Kudüs'e gittin mi mesela? oradaki çocukların b